-
Haber7 – ÖZEL
Türkiye’de akademik anlamda nitelik konusu ile yeniden gündemde. Günümüzde artan üniversite sayısı eğitimde kalite noktasında geride kalıyor. Araştırmalar, Türk üniversitelerinin akademik performansını dünya sıralamasının altında kaldığını gösteriyor.
Bilimsel araştırmalar, üniversite sayısının çok fazla olması sebebiyle eğitimde niteliğin düştüğünü bu nedenle üniversite sayısından ziyade eğitim kalitesinin yükseltilmesi gerektiğine işaret ediyor. Türkiye’de son yıllarda artan üniversite, fakülte, enstitü ve yüksekokul sayıları eğitimde nitelik tartışmalarını da beraberinde getirerek pek çok akademik araştırmaya da konu oluyor.
AKADEMİK ENFLASYONUN VERİLERİ
Türkiye’de Ocak 2024 itibarıyla 208 yükseköğretim kurumu bulunuyor.
RWU verilerine göre, Türkiye’den ilk bine giren üniversite sayısı toplam üniversite sayının %3,8’ine tekabül ediyor. Bu oran ile Türkiye, Suudi Arabistan, Güney Kore ve Mısır gibi ülkelerin gerisinde.
Nüfus dikkate alındığında üniversite kalitesi açısından Türkiye’nin birçok benzer ülkeden geride kaldığını gözler önüne seriyor. Türkiye’nin özellikle nitelikli devlet üniversiteleri 2015’ten bu yana sıralamalarda irtifa kaybediyor.
Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) kamuoyuyla paylaştığı verilere göre, 2023-2024 öğretim yılında Türkiye’de açık öğretim hariç üniversitelerdeki öğrenci sayısı bir önceki yıla göre yüzde 3,18 artarak 4 milyon 245 bin 360’a çıktı. |
ÖĞRENCİ BAŞINA DÜŞEN ÖĞRETİM GÖREVLİSİ SAYISI AZALDI
YÖK verilerine göre, 2023-2024 öğretim yılında öğretim elemanı sayısı, 184 bin 566’dan 184 bin 21’e indi. Öğretim elemanlarının 36 bin 740’ı profesör, 23 bin 933’ü doçent, 44 bin 741’i doktor öğretim üyesi, 36 bin 341’i öğretim görevlisi ve 42 bin 766’sı araştırma görevlisi olarak görev yapıyor.
Türkiye’de üniversite öğrencilerinin sayısı artarken öğretim elemanı sayısı azaldı. Öğrenci başına düşen öğretim görevlisinin azalması eğitim kalitesinde düşüşü de beraberinde getirdi. Araştırmalara göre, Türk üniversitelerinin akademik performansları dünya sıralamalarının altında kaldı.
İLK 500’DE TÜRK ÜNİVERSİTE YOK
ODTÜ Enformatik Enstitüsü bünyesinde bulunan URAP Araştırma Laboratuvarı’nın 2023 sıralamasında ilk 500’e Türk üniversitelerinin girememesi dikkat çekti. Türkiye’de bulunan 208 yükseköğretim kurumu ilk 500’de kendine yer bulamadı.
Bilimsel üretkenlik ve akademik ürünlerin kalitesini temel alarak hazırlanan sıralamada Türkiye’den 119 üniversite yer alırken, Hacettepe Üniversitesi 554’üncü sırayla Türkiye’yi temsil etti. Üniversitelerin akademik performansı, akademisyenlerin yayın sayısı, atıf sayısı, uluslararası işbirliği gibi kriterlerle belirlenen listede, İstanbul Teknik Üniversitesi 783’üncü, İstanbul Üniversitesi 799’uncu, Ankara Üniversitesi 800’üncü, ODTÜ ise 868’inci sırada yer aldı.
KOMŞU ÜLKEDE ÜNİVERSİTE DAHA AZ FAKAT 3 KAT DAHA ÜRETKEN
Yunanistan’da toplam bulunan üniversite sayısı Türkiye’nin kat kat altında olmasına rağmen eğitim kalitesinin daha yüksek olduğu yapılan araştırmalar ve ortaya çıkan yayınlarda açıkça görülüyor. Yunanistan’da ülke çapında toplam 25 üniversite olmasına rağmen Türkiye’den yaklaşık üç kat fazla makale ürettiği belirlendi. Türkiye’de 1 milyon kişiye düşen yayın sayısı 525 olurken, bu rakamın Yunanistan’da ise 1440 seviyesinde olduğu belirtiliyor. Öte yandan Türkiye’deki üniversitelerin makalelerinden alıntı ortalaması 0,36 olurken bu rakamın Yunanistan üniversitelerinde ise 0,65 olduğu tespit edildi.
ÜNİVERSİTE SAYISI MI EĞİTİM KALİTESİ Mİ?
Yüksekokul sayılarında ciddi anlamda artış yaşanması, üniversitelerde kontenjanın dolmaması ve öğrencilerin nitelikli olmayan üniversiteleri tercih etmemeleri nedeniyle çok sayıda birim kapatıldı. Edinilen bilgilere göre, 2020’de Türkiye genelinde 12 enstitü, 88 fakülte, 35 yüksekokul pasif hale geldi.
ÜNİAR tarafından yapılan araştırmalarda üniversitelerde nitelikli öğretim gerçekleşmediği, öğrenci memnuniyetinin sağlanamadığı, idari ve akademik kadroların yeterli donanıma sahip olmadığı ve yayın sayısının azlığı gibi sonuçlar eğitimin niteliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Uzmanlar, üniversite sayısının azaltılması ile akademide eğitim seviyesinin daha üst seviyeye çıkarılabileceğini savunuyor. Eğitim kalitesinin artmasına yönelik çözüm önerilerinden biri ise üniversite taban puanlarının artırılması uzmanlar tarafından öneriliyor.